KARADAĞ
Konumu: Güneydoğu Avrupa
Başkenti: Podgorica
Para Birimi: EURO - Avro (1 Avro
yaklaşık 2.75 Türk Lirasına denk gelmektedir) Güncel kur için http://www.xe.com/ ‘u ziyaret edebilirsiniz.
Dili: Karadağca
Keşif Noktamız HERCEG NOVİ –
HERCEG NOVI
(05/07/2014-06/07/2014)
15:12 saatli otobüsümüz tam
zamanında hareket ediyor Kotor'dan ve yine yollardayız artık...
Balkanlar’da seyahat ettiğiniz
otobüs firması tercih ettiğiniz hareket saatine göre değişiyor ve firmaların
otobüs & hizmet (ki zaten önceden de söylediğim gibi bizim ülkemizdeki gibi
bir ikram vb hizmet sözkonusu değil) kaliteleri arasında çok da bir farklılık
yok aslında. Zaten otobüs istasyonlarında her firmanın ayrı bir gişesi de yok,
tek gişeden tüm yönlerin, saatlerin ve firmaların biletini almak mümkün...
Kotor - Herceg Novi güzergahındaki (ve
Balkanlar’daki başkaca birçok nokta için de) otobüslerin saatlerini güncel
olarak http://www.balkanviator.com/en/bus-timetables/hercegnovi-mne/kotor-mne/
linkinden bulabilirsiniz. Bu sitede de bahsettiğim gibi her saatte ayrı bir
firmanın hizmet verdiğini göreceksiniz; bizim seyahat
tarihimizde&saatimizde biz Adriatic Travel’a denk gelmiştik ve 40-45km’lik
mesafeyi keyifle atlattık :)
Yaklaşık 1 saatlik otobüs
yolculuğunun ardından Herceg Novi otobüs istasyonunda iniyoruz. Gezimiz
öncesindeki yaptığımız araştırmalarda Herceg Novi’den bir sonraki keşif
noktamıza geçerken 2 ayrı rota olduğunu öğrenmiştik. Bu rotalardan birinde
otobüs Hırvatistan sınırlarına girip çıkıyor ama bizim vizemiz yok! Bu nedenle
bu güzergahtaki otobüsleri kullanamayız ve bineceğimiz otobüs & saatini
seçmeden bunu sağlıklı olarak öğrenmemiz gerekli yoksa seyreyleyin sınır
polislerinin tutumlarını ve kaybettiğimiz o kadar süre ile enerjiyi... İner
inmez netliğe kavuşturmamız gereken tek konu bu, ertesi günü kalkacak ve
Hırvatistan’dan geçmeden bizi bir sonraki keşif noktamıza ulaştıracak otobüs
var mı, var ise saat kaçta?
Bu esnada kendi aramızda
konuşurken bizim gibi binecekleri otobüsü bulmaya çalışan genç bir Türk çift
ile karşılaşıyoruz. Daha öğrenciler ve onlar da bizim gibi sırtlarında
çantalarıyla keyiflerine göre geziyorlar. Onların rotası bizimkinin tam tersi;
bizim başladığımız noktadan onlar Türkiye’ye dönecek, biz ise onların ilk
durağında sonlandıracağız gezimizi... Aramızda 10 yaştan fazla olmasına rağmen
onlar gibi tursuz & sırt çantaları ile gezmemize şaşırdıklarını
saklamıyorlar ve kısa süreli de olsa can alıcı tecrübelerimizi paylaşıyoruz
karşılıklı. Zaman zaman ulaşım ve konaklama, bazen de yemek ve gezilecek yerler
oluyor konu başlıklarımız.
Saat ilerliyor ve biz ertesi
günün ulaşımını ayarlamalıyız artık, genç çiftten karşılıklı iyi dilekler ile
ayrılıyoruz. Otobüs saatleri istasyonun duvarında asılı ancak güzergahlar
yazmadığı için bu detayları öğrenmemiz gerekli. Gişedeki görevli bayana
derdimizi anlatıyorum. Bizim şartlarımıza
uyan iki otobüsten biri ertesi gün sabah 08:00’de, diğeri ise akşam 22:00’de
kalkıyor Herceg Novi’den. Yolculuğun 5-6 saat sürdüğünü göz önünde
bulundurursak sabah kalkacak otobüse binmemizin daha mantıklı olacağını
düşünüyoruz çünkü akşam 22’deki otobüs ile hem gün kaybedeceğiz (o gün bir
sonraki keşif noktasında gezmek yerine, gezilecek yeri oldukça sınırlı ve
küçücük bir şehir olan Herceg Novi’de zaman geçirmek durumunda kalacağız) hem
de otobüsten gece 3-3,5 gibi ineceğiz ve ne şehiriçi ulaşım ne de konaklama yeri
bulmak mümkün olacak o saatte. Kısa süreli düşünme ve karar aşamasından sonra
pimpirikli ben :) gişedeki görevliye sabah 8’de kalkacak otobüsün Hırvatistan’dan
söylüyor tekrar. E güveneceğiz tabi kendisine, başka bir seçeneğimiz yok. Kişi
başı 23-Euro ödeyerek ertesi gün sabah 8’e biletlerimizi alıyoruz ve
ayrılıyoruz istasyondan. İstasyonun çıkışındaki büfeden şehir merkezinin yönünü
öğreniyoruz. Yol ve tabii ki de otobüs istasyonu merkeze, Eski Şehir’e ve deniz
seviyesine göre biraz rakımlı (yukarıda) kalıyor. Bize gösterilen yönden yokuş
aşağıya sokak boyunca yürüyoruz.
Sokağın sonunda Eski Şehir (Old
City) bizi karşılıyor. Burada yine konaklama ihtiyacımızı tabelalardan bularak
gidermeyi düşünüyoruz ancak bu sefer o kadar kolay olmuyor. Haftsonu ve öğleden
sonra saatleri olduğu için etraf çok sakin, siesta uygulaması burada da var; çoğu
mağaza kapalı, otel/hostel sahipleri ya uyuyor ya da yerlerinde yoklar, çünkü
çaldığımız kapılar açılmıyor bir türlü... Yol boyunca yürürken karşımıza çıkan
bir kafede hem soluklanıp hem de kafedeki wi-fi’yı kullanarak bir otel bulmaya
karar veriyoruz.
Bu kısa dinlenme bana iyi geliyor
açıkçası. Ben soğuk kahvemin tadını çıkarırken otel aranıyor bir yandan da...
Kafeden kalkarken otel bulduğumuzu biliyorum ancak bana detay bilgi aktarılmıyor,
gidince görecekmişim :) Bunun sebebini daha sonra anlıyorum, o gün bizim
evlilik yıldönümümüz :))) Ve kaldığımız otel de bunun hakkını veriyor, 12
günlük Balkanlar gezimiz boyunca kaldığımız en konforlu&güzel oda
burasıııı!!! (Bu arada unutmadan söyleyeyim: oteli bulduk ancak görevli yok
etrafta, hangi odaya çıkacağımızı ve anahtarı nereden alacağımızı bilmiyoruz,
sesleniyoruz ama gelen giden de yok. 15-20 dakika bekledikten sonra yan binanın
altındaki markete gidip derdimizi anlatıyoruz. İnsanlar burada da oldukça
yardımsever; gelip bakıyorlar onlar da, bulamayınca şaşırıyorlar ve telefon ile
ulaşıyorlar butik otelin sahibi bayana. Tahmin edin neredeymiş kendisi? En üst
kattaki kendi odasında uyuyormuş :))) İşte haftasonu rehaveti ve siestaya bir
örnek daha! Odasına 50-Euro ödediğimizi öğrendiğim otelin tok sahibi işte :) )
Odamızın balkonundan manzaramız
Ve odamız :)
Konakladığımız ‘Apartments Skver’e
ilişkin daha çok fotoğraf ve geniş bilgi için http://www.booking.com/hotel/me/apartmani-skver.tr.html?aid=376386;label=bookings-name-71S*6AbqRTaEndqzSaZbzgS27891774892%3Apl%3Ata%3Ap1%3Ap2%3Aac%3Aap1t1%3Aneg;sid=c9565670f1fa2aa916cdaee6e0ddbc37;dcid=1;ucfs=1;srfid=10a6a880db2e7545641d87f5afe2dfafe4787d94X16
‘yi ziyaret edebilirsiniz.
Odada daha fazla oyalanmak
istemiyoruz ve kendimizi sokaklara atıyoruz hemen. İlk durak otelin yanındaki
Mega Market. Yapışan dil ve damakları ayırmak için 50’lik gazlı su için
0.50-Euro, 50’lik Staropramen marka bir bira için de 1.00-Euro ödüyoruz. Otelimiz sahildeki yaya yolunun üzerinde ve
tam ortasında aslında. Biz soldan koldan başlamayı tercih ediyoruz. Burada
hemen yolumuzun başında yunuslar ile gösterilerin yapıldığı bir havuzlu tesis
gözümüze çarpıyor ancak bakıyoruz ki denize sıfır olan bu tesis 19’da kapanıyormuş.
Bu canayakın hayvanlar ile vakit geçirme şansımızı kaybediyoruz.
Saat 8’e geliyor ve güneş
ışınları eğilip gölgeleri uzattıkça manzara daha da güzelleşiyor gibi geliyor
bana...
Bu ‘özel’ günün yemeğini de özel
ve de keyifli geçirmeye karar veriyoruz. Akşam yemeği için durağımız ‘Splendido’.
Deniz ürünleri ve İtalyan mutfağı için tercih edilebilinecek en doğru adres
bana sorarsanız. http://www.tripadvisor.com.tr/Restaurant_Review-g304080-d4452222-Reviews-Splendido-Herceg_Novi_Herceg_Novi_Municipality.html
. Biz tercihimizi İtalyan Mutfağı’ndan yana kullandık. İçmeyi tercih ettiğimiz ev
şarabının yanında fırından yeni çıkmış zeytinyağlı iştah açıcı çubuklar ikram
edildi bize. Ardından da sipariş ettiğimiz makarna ve risotto geldi. Adriyatik
manzaralı romantik yemeğimiz kibar çalışanların hoş hizmetleri ile daha da
güzelleşti. Bize hem içecek hem de yemek konusunda yardımcı olan genç garson
Türk olduğumuzu öğrenince masamıza daha sık uğramaya başladı. Sırp asıllı
olduğunu ancak ekmek parası neredeyse orada çalışmak zorunda olduğunu, birçok arkadaşının
da Türkiye’de, özellikle Kuşadası’nda, çalıştığını ancak kendisinin ülkemize
hiç gelmediğini uzun uzadıya anlattı. Toplamda 29.60-Euro (1 litre ev şarabı
12.00-euro, deniz ürünlü risotto 8,90-Euro, domates soslu makarna 7,50-Euro,
zeytinyağlı iştah açıcı çubuklar 1.20-Euro) ödediğimiz akşam yemeğinde
bıraktığımız 5.00-Euro bahşiş de garsonumuzun yüzünü fazlasıyla güldürdü.
Yemek masamız ve manzarası
Yemeğimizin ardından geldiğimiz
yöne geri döndük ve oteli de geçerek sahilden yürümeye devam ettik. Sahil
boyunca birçok restoran, otel, dondurmacı, bar ve pub sıralanıyor ve kendi
damak tadı&bütçenize göre bir yer bulmanız oldukça kolay (Kotor’da olduğu
gibi burada da İtalyan mutfağı en çok karşımıza çıkan alternatif)... Hatıra ve
hediyelik eşya alabileceğiniz tezgah&mağaza sayısı az ama güzel parçalar
edinebiliyorsunuz bu yürüyüş esnasında.
Herceg Novi, Balkanlar’daki keşif
noktalarımız arasında bu güne kadarki en sakin sessiz ve nezih olanı. Yerli
halk, evler, mağaza ve tesislerden de gördüğümüz kadarıyla burası daha çok gelir
düzeyi yüksek yerli turistin ve tatilcilerin tercih ettiği bir destinasyon. Bizimki
gibi yoğun bir gezinin ortasında da böyle bir uğrak noktası doğru bir karar
olarak geliyor bize. Koşturmaca ve bir yerlere yetişme/gezilecek yerleri yetiştirme
telaşından uzak, geniş geniş yemeğimizi yiyebildiğimiz ve manzaranın keyfini
doya doya çıkarabildiğimiz bir sayfiye yeri... Bizim için özel bir tarihte
burada olmamız da tamamen tesadüften ibaret diye biliyorum ben :)))
Saatlerimiz gece yarısını
geçmişken ertesi günün uzun yolculuğu için (sabah erken saatte birşeyler
alabileceğimiz açık bir yer bulamama ihtimaline karşın Mega Market’ten atıştırmalık
birkaç şey alarak odamıza yöneliyoruz. (1.5 litrelik su için 0.70-Euro, 1 paket
çubuk kraker için 0.20-Euro, 1 paket şekerli bisküvi için 0.65-Euro ve 1 adet
Snickers çikolata için de 0.60-Euro ödüyoruz)
Sabah 7:15’te odamızdan
ayrılıyoruz. Biletlerimizi önceden almış olmamıza ve yolumuzun çok da uzun
olmamasına rağmen yokuş yukarı çıkacağımız için (benden kaynaklı :) ) hızımızın
düşük olacağı gerçeği nedeniyle otobüsten 45 dakika önce yollardayız yine :) Önceki
gün otel sahibinden öğrendiğimiz kadarıyla geldiğimiz araba yolundan daha kısa
olan ve parkın içinden geçen bir yol var. Yolun başını buluyoruz ancak park
oldukça geniş ve ters yöne gidip otobüse gecikmek istemiyoruz. Sabah erken
parkı temizleyen görevliye İngilizce olarak otobüs istasyonunun yerini soruyoruz ancak bizi anlamıyor.
Tabelalardan ezberlediğim kadarıyla adama ‘Avtobuska Stanica’ diyorum ve adam eliyle
koluyla hemen tarif ediyor! 2 kelime ile anlaştık, engin Karadağca ve Sırpça
bilgim ile sabah sabah keyfim yerine geliyor :))) Yokuş yukarı düzeni bozulan
nefesler düzlüğe ulaşınca normal performanslarına ulaşıyor. Açık gördüğümüz ‘pekara’dan
sandviç ve börek (toplam 1.80-Euro
ödüyoruz) alıyoruz otobüste kahvaltı niyetine yemek üzere. İstasyon çok uzakta
değil; bir Pazar sabahı için kalabalık görünüyor bana... İstasyona geldiğimizde
henüz çok zamanımız var ve otobüsün yine Hırvatistan’dan geçmediğini teyit
ederek çantalarımızı bagaja veriyoruz. Muavin biletlerimizi kontrol ediyor ve
çanta başına 1-Euro bagaj ücreti alarak otobüse binebileceğimizi söylüyor. Yine
numara uygulaması olmayan otobüste güneşin yönüne göre şoför arkası üçüncü
sıradaki yerimizi alıyoruz.
Bu seferki yolculuğumuz
Centrotrans-eurolines firması ile. http://www.centrotrans.com/
Otobüs, Bosna Hersek sınırına doğru
ilerliyor çünküüüü...
Bir sonraki keşif noktamız
SARAYBOSNA – SARAJEVO!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder